Yakın Temas

,
                                                       ELIZABETH KLARER

Güney Afrika’nın en ünlü temasçısı Elizabeth Klarer’ın çok etkileyici bir öyküsü vardır. Dragon dağları eteklerinden, Meton gezegeninden gelen Akon adlı uzaylıyla olan ilişkisi ve doğurduğu yıldız çocuğa kadar uzanan bu öykü; Zulu kültürü, uzayın itici gücüne, İngiliz istihbaratı ve Kraliyet Hava Kuvvetleri ile ilgili pek çok olayı kapsamaktadır. Klarer, olağandışı açıklamaları ve iddialarıyla, NASA ve Moskova da dahil, bilim çevrelerinin oldukça dikkatini çekmiştir. Ve Elizabeth'e Akon tarafından verilen bilimsel bilgiler ve açıklamalar, akademisyenlerce dikkate alınmış ve bilime büyük katkılar sağlamıştır..

Klarer İngiltere’deki Cambridge Üniversitesi’nde meteoroloji eğitimi almış ve Güney Afrika Hava Kuvvetleri UFO Departmanı’nda UFO gözlemciliği görevi yapmıştır. Temaslarında elde ettiğ bilgileri paylaşmak için, bilim adamlarının uluslararası toplantılarında “ışığın sırrı” konulu konuşmalar yapan Klarer, 1983’te Lordlar Kamarası’nda da bir konuşma yapmış; çalışmalarından biri Birleşmiş Milletler’de okunmuştur. 1986 yılında ABD’ye giden Klarer, NASA’yı ve bir çok bilim adamını ziyaret etmiştir.




Klarer’in en büyük amacı, elektro-magnetizmin özellikleri hakkında sahip olduğu “uzaylı bilgisi”ni insanlara iletmekti. Bu konuya 1979’da yayımlanan “Işık Duvarının Ötesinde” (Beyond the Light Barrier) adlı kitabında da yer veren Klarer, ölümünden önce Einstein’ın birleşik alan teorisini sorgulayan “Yerçekimi Dosyası” (Gravity File) isminde bir kitap yazmaktaydı.

Elizabeth Klarer, çocukluğunu Dragon Dağları eteklerindeki Rosetta çiftliğinde geçirmiştir. Elizabeth ilk defa burada hayatının diğerlerinkinden farklı olacağını sezmiştir. Diğer bir çok olayda olduğu gibi, temaslar UFO gözlemleriyle başlamıştır. Küçük Elizabeth ve kızkardeşi ilk kez göklerde uçan “gümüş renginde devasa bir disk” gördüklerinde bunu hemen babalarına haber vermişler, fakat babaları olayı “belki de bir meteor”, diyerek geçiştirmiştir. 1917’de, yedi yaşındaki Elizabeth, Göklerin Tanrıları Abelungular ve onların Şimşek Kuşu ile ilk kez karşılaşmıştır.



Klarer’ın dünya dışından temas kurduğu Akon’la ilk karşılaşması ise yıllar sonra, 1950’lerde gerçekleşmiştir. Dünya’dan 4.26 ışık yılı uzaklıktaki Proxima Centauri’deki bir gezegen olan Meton’dan gelen Akon Elizabeth’e kendini bilim adamı olarak tanıtmış ve onu zaman zaman ziyaret etmiştir. Klarer Akon’dan bir çocuk doğurduğunu iddia etmekteydi.

                                                       

İnsanımsı bir varlık grubundan olan "Akon" nun Elizabeth'in tasvirlerine dayalı çizimi


Klarer, Akon ve halkının Antartika’nın aydınlık bölümünün merkezinde bir üsleri olduğunu ve bu üssün Fransız ve Rus üslerinden çok da uzakta olmadığını söylemiştir. Ayrıca Akon’dan aldığı bilgiler doğrultusunda, Güney Afrikalı bilim adamlarının Cape Town ve Güney Atlantik üzerinde bir “ölüm tuzağı” keşfettiklerini bildirmiş ve burada radyasyonu aşağı doğru iten üçüncü ve çok güçlü bir manyetik kutbun oluşabileceğini söylemiştir.

Akon Klarer’a aynı zamanda güneş sistemimiz hakkındaki kozmolojik açıklamalardan da bahsetmiştir: “Ay, güneş sistemine yabancıdır; bu sisteme Jüpiter ve onu izleyen uydularıyla beraber gelmiştir. Jüpiter yeni oluşan ve yoğunlaşan bir yıldızdır, bu yüzden de büyük bir hızla dönmektedir. Bildiğimiz kadarıyla Jüpiter’in uydularından yedisi atmosfere sahiptir ve üzerlerinde yaşam vardır.” Akon Quasar’ların da “bir metagalaksinin manyetik alanıyla yörüngesinde tuttuğu galaksilerin yaşamındaki erken dönem” olduğunu söylemiştir.

Klarer, Akon’la olan temaslarının bazılarında Akon’un uzay gemisinin fotoğraflarını çekmiş ve bunları kitabında yayımlamıştır. Klarer’in kitabında ayrıca Akon ve Meton’un örnek resimleri ile Akon’un gezegeninden getirdiği kristalin fotoğrafı da bulunmaktadır.

Akon ve halkının Dünya, insan ve evren hakkında Klarer tarafından iletilen bazı mesajları aşağıda sunulmuştur:

“Tüm yaşamın ve evrenin anahtarı ışığın harmonik etkileşiminde yatmaktadır. Gezegen sistemlerindeki, yıldızlardaki ve yıldızlararası uzayın derinliklerindeki varoluşun bütünü ışığın görünen ve görünmeyen dalgalarından oluşmaktadır. Tüm enerji, madde, sıvılar, gazlar ve tüm yaşam, oksijendeki ışık mikroatomlarının serbest bırakılmış halidir.”

“Zihin gücü, manevi dayanıklılık, ruha erişme ve düşünceler, hepsi farklı hızlardaki ışık dalgalarından, ya da mikroatomlardan, oluşmaktadır. Işığın harmonik titreşimlerinin formülü bulunduğunda, mikroatomların şekli değişen düşüncelerle birlikte değişecektir.”

“İnsanoğlu uzaylı bir yaratıktır; o da diğerleri gibi bir yıldızın yörüngesindeki bir gezegende yaşayan bir uzay ırkıdır. İnsanoğlu benzersiz değildir; Galakside bulunan farklı güneş sistemlerindeki gezegenlerde ışık yılları boyunca bizim tarafımızdan yaratılan ve beslenen yıldızlararası insan familyasının sadece bir parçasıdır. Irkların ve insanların medeniyet düzeyi ancak onların merhamet düzeyiyle ölçülebilir.”

“Dünya insanı, artık, yaşadıkları alanın eni ve boyu arasında emekleyerek yürüyen iki boyutlu yaratıklar gibi bulunduğu gezegene bağlı kalamaz. Onlar artık üçüncü boyut olan yüksekliğe doğru süzülecek ve kendilerini oldukları gibi göreceklerdir. Tabi ki, yeni çevrelerini anlayabilmek ve kontrol edebilmek için düşünce ve yaşam biçimlerinde değişiklikler yapmaları gerekecektir.”
Akon



Akon ırkının Meton gezegenindeki evlerinden bir örnek çizim


                                                                  DR. DANIEL FRY

Crescent Mühendislik Şirketi’nin ikinci başkanı ve Atlas roketlerine yönelik pek çok aracın geliştirildiği araştırma departmanının şefi olan bilimadamı Dr. Daniel W. Fry aslen bir roket mühendisidir. Fry, daha önce, deneysel roket sistemini yerleştirmek üzere New Mexico, White Sands’te bulunan ve Amerikan Hükümeti’nin sözleşmeli firması olan Aerojet General Şirketi’nde de çalışmıştır.

Fry’ın uzaylılarla olan ilk teması White Sands’te, 4 Temmuz 1949’da gerçekleşmiştir. O gece geleneksel havai fişek gösterilerini izlemek üzere bineceği şehir otobüsünü kaçırınca, çölde gezintiye çıkan Fry, tam bu sırada yıldız gibi bir şeyin alçalarak indiğini görmüştür.



Kısa bir süre sonra, bu küre biçimindeki metalik obje çölün üzerine, Fry’ın yaklaşık 20 m. ilerisine indi. Fry onun ne olduğuna bakmak için yaklaştığında, oradaki biri ona geminin sıcak omurgasından uzak durmasını söyledi. Ses Fry’ı sakinleştirmişti. “A-lan” adındaki bu dünyadışı varlık kendisiyle telepatik olarak temas kurmuştu. Araç, dünyanın yörüngesinde hava örnekleri toplayan bir ana gemi tarafından uzaktan kontrol edilmekteydi.



A-lan, dünyalı adamı araca davet ederek New York üzerinde saatte 8.000 millik bir hızla bir süre uçtuktan sonra geri dönmüş, tekrar görüşmek için sözleştikten sonra, Fry çöle geri döndüklerinde araçtan inmiştir. Fry’a gezinti sırasında, uzay felsefesinin, insan toplumunu anlamadığına dair bir konuşma yapan A-lan, kendilerinin çok önceden dünyadan başka bir gezegene göçen bir toplumun soyundan geldiklerini belirtmiştir.

A-lan, kendi insanlarının herhangi bir gezegende yaşamadığını, devamlı olarak büyük uzay gemilerinde uzayda dolaştıklarını söylemekteydi. Atalarının çok zaman önce dünyadan göç eden, yüksek teknolojili bir uygarlık olan Atlantis ve Lemuria insanlarından olduğunu söyleyen A-lan, onların teknolojilerinin kendilerini yok etmemesi için dünyayı terk ettiklerini bildirmiş ve kendilerinin bu hikayenin tekrarlanmaması için dünyaya geldiklerini söylemiştir.

A-lan’ın daha fazla bilgi aktardığı ikinci teması 28 Nisan 1954’de Fry’ın Oregon dağındaki evinde gerçekleşmiştir. Fry’a “çocuklarınızın ve torunlarınızın geleceği tamamen size bağlı” diyen A-lan, dünyadaki teknik ve maddesel bilimin, manevi gelişimin önünde olduğunu vurgulamış ve maneviyat yükselmediği sürece, dünya uygarlıklarının çökebileceğini bildirmiştir.

Daniel Fry’ın açıklamaları, kamuoyunda büyük yankılar uyandırmıştır. Fry, temaslar sırasında aldığı bilgileri ve analizleri yapılmış gerçekliliği kanıtlanmış fotoğrafları “The White Sands Incident (White Sands Olayı)” ve “A-lan’s Message to Mankind (A-lan’ın İnsanlığa Mesajı)” adlı iki eserinde toplamıştır.

0 yorum to “Yakın Temas”

Yorum Gönder

 

UFO Uzay Evren Bilim Copyright © 2011 | Template design by O Pregador | Powered by Blogger Templates